Bağcılar dil ve konuşma terapisti; birey iletişimi ve dil – konuşma alanında çalışmalar yapan, tüm yaş gruplarında konuşma, yutma fonksiyonları, ses ve dil bozukluklarının tanılanması ve tedavi edilmesi üzerine hizmet veren uzmandır. Dil ve konuşma terapisti, uygulamada dil ve konuşma patoloğu olarak da bilinir. Bağcılar dil ve konuşma patoloğu, birey iletişimine ilişkin sorunların ve bozuklukların hayat boyu önlenmesi, ayırıcı tanı konulması ve değerlendirme suretiyle tedavi edilmesi ve bilimsel incelenmesi görevlerini icra eder.
Dil ve konuşma terapisti; uzmanlık alanında ayırıcı tanı koyma ehliyetini haiz olup, değerlendirme yaparak problemlerin ve bozuklukların çözümlenmesi adına müdahale programları geliştirir, uygular. Tanı üzerine gerçekleştirdiği değerlendirmenin ardından terapi sürecini planlayan ve takip eden dil ve konuşma patoloğu; mesleki faaliyet ve hizmetlerini icra ederken ilgili uzman ve yardımcı uzmanlarla koordineli çalışarak sıkı bir iş birliği içerisinde kapsamlı bir hizmet verir.
Dil ve Konuşma Terapistinin Görev, Yetki ve Sorumlulukları
Bağcılar dil ve konuşma terapisti, çocuk, ergen, yetişkin ve yaşlı bireylerde insan iletişimine ilişkin bilumum bozukluklarda; önleme, ayırıcı tanı koyma, müdahale programı hazırlama ve süreci takip etme sorumluluğu altındadır. Dil ve konuşma terapisti Zeynep Gedik Küçük tarafından ifa edilen başlıca hizmetler şunlardır:
- Yutma ve yutkunma bozuklukları,
- Ses bozuklukları,
- Artikülasyon | dudak – damak yarığı, serebral palsi vb. bağlı veya işlevsel gelişimsel yetersizlik, geç gelişme veya sebebi belirlenemeyen | ve diğer konuşma sesi bozuklukları,
- Disleksi, disgrafi, diskalkuli gibi özgül öğrenme güçlüğü ile mantıksal işlemlemeye, akıl yürütmeye etki eden bozukluklar,
- Özel bakım gereksinimi duyan, gelişimsel yetersizliği bulunan (otizm gibi) çocuklar için erken dil ve konuşma eğitimi ve terapisi,
- İnme sonrası dil ve konuşma kaybı (afazi) ve sair nörolojik tabanlı (dizartri, apraksi) konuşma ve dil bozukluklarını değerlendirme, bunlara yönelik terapi uygulama,
- Trakeostomi, larenjektomi sonrası konuşma ve yutma terapisi,
- Yaşlanmaya bağlı serebral bozukluklar (Demans, Alzheimer, ALS, Parkinson vb.) olan kişilere yönelik iletişim amaçlı terapi,
- Özgül dil bozuklukları,
- İşitme kaybı olan çocuklara ve edinilmiş işitme kaybı bulunan kişilere konuşma ve dil terapisi.
Dil ve Konuşma Terapisine Kimler İhtiyaç Duyar?
Dil ve konuşma bozukluklarına yönelik tanılama ve uygun müdahale programı uygulanması, dil ve konuşma sorunlarının yüksek oranda düzeltilebilmesine imkan tanımaktadır. Dil ve konuşma patoloğu gözetiminde uygulanacak dil ve konuşma terapisine gereksinim duyan bireyleri şu şekilde ifade edebiliriz:
- Beklenenden daha geç konuşmaya başlayan ya da gecikmiş konuşma bozukluğu yaşayan çocuklar,
- Kekemelik durumu olan kişiler,
- Ses ve hece üretimindeki yetersizlikler olarak ifade edilen artikülasyon bozukluğu bulunan bireyler,
- Yutma motor becerilerinde problem yaşayan çocuklar,
- Down sendromu veya otizm sebebiyle konuşma sorunu yaşayan kişiler,
- Ses organlarında sesin üretilmesinde yaşanan ses çatlamaları veya ses kısıklığı gibi sorun yaşayanlar,
- Damak, dil, dudak yarığı gibi anomalilere sahip bireyler,
- Beyin travması, beyin kanaması, kazalar sebebiyle meydana gelen dil ve konuşma bozukluğu yaşayan kişiler,
- İşitme sorunlarına bağlı konuşma bozuklukları yaşayan bireyler.
Konuşma Sesi Bozuklukları
Konuşma sesi bozuklukları; konuşma gelişiminde gecikme veya konuşma anlaşılırlığında zorluk çeken çocukları ifade eder. Konuşma sesi bozuklukları fonksiyonel veya organik olabilir. Fonksiyonel konuşma sesi bozuklukları; sesletim (artikülasyon) bozukluğu, sesbilgisel (fonolojik) bozukluklardır. Organik konuşma sesi bozuklukları ise; nörolojik – motor bozukluklar (çocukluk dönemi apraksisi veya dizarti gibi), yapısal anormallikler (yardık dudak – damak veya diğer anomaliler) ve algısal – duyusal bozukluklar (işitme kaybı gibi).
Gecikmiş Dil ve Konuşma Bozuklukları
Gecikmiş dil ve konuşma bozuklukları; çocuğun konuşma gelişimi açısından beklenenden daha yavaş veya çok geri konuşma gelişimi göstermesidir. Çocuğun 12 ila 18 ay arasında ilk sözcükleri kurabilmesi, 24. ayın geride bırakılmasını takiben cümle seviyesinde konuşması, gelişim dönemlerine göre çocuklardan beklenen konuşma düzeyidir. Gelişiminde herhangi bir sorun olmayan bir çocuğun iki yaşında sesli harflerin tamamını edinmiş olması; dört yaşında ise, yetişkin bir bireyle benzer konuşması beklenir. Çocukta konuşma gecikmesine sebep olan başlıca sebepler şu şekilde sıralanabilir:
- Prematüre doğum,
- Motor gelişim geriliği,
- İşitme kayıpları,
- Genetik bozukluklar,
- Kromozom anomalileri,
- Ailede gecikmiş dil öyküsü,
- Zeka geriliği,
- Otizm,
- Çevresel faktörler.
Ses Bozuklukları
Ses bozukluğu; kişinin ses şiddetinin, perdesinin, kalitesinin ve rezonansının emsal yaş, cinsiyet ve sosyolojik – kültürel yerleşimindeki kişilere kıyasla farklılaşmasıdır. Farklı nedenlerle meydana gelen ses bozuklukları;
- Çeşitli hastalıklar,
- Ses suiistimal eden konuşma alışkanlıkları (bağırmak, sürekli yüksek sesle konuşmak, sık sık boğaz temizlemek gibi),
- Tıbbi nedenler (gırtlağın alınması, tiroid ameliyatı gibi),
- Alkol ve sigara alışkanlığı,
- Nörolojik bozukluklar, ses bozukluklarının en önemli sebepleri arasında yer alır.
İstanbul dil ve konuşma terapisti Dr. Psk. Zeynep Gedik Küçük tarafından danışmanlık alabilirsiniz.